Uzayın derinliklerinde, Rain, Andy, Tyler, Kay, Bjorn ve Navarro adındaki cesur sömürgeciler, terk edilmiş gibi duran devasa bir uzay istasyonuna doğru yolculuk yapar. Ekip, burada bir şeyler bulma umuduyla heyecanlanır. İstasyonun boş ve sessiz koridorları boyunca yürürken, karşılarına çıkan her köşe, gizem ve tehlikeyle doludur. Ortalık sessizdir ama bu, her şeyin güvenli olduğunu göstermez. Bu nedenle ekip, onları neyin beklediğini hiç de bilmemektedir.
Rain ve arkadaşları, bu bilinmeyen istasyonda gizemli ipuçları peşinde koşar. Bu sırada işler beklenmedik bir hızla karmaşıklaşır. Kapkaranlık koridorlar, beklenmedik sesler ve aniden kaybolan ekipman, herkeste tedirginlik yaratır. Her adımda, ekip üyeleri istasyonda terk edilenden daha fazlasının olduğunu hisseder. Bu his, onları harekete geçiren merakla birleşir. Bu nedenle bu merak, zamanla yerini korkuya bırakır. Bu nedenle uzayın sessizliği, büyük bir tehlikeyi gizler.
Birden, dünyanın en korkunç yaratığıyla yüzleşirler: Bir Xenomorph! Bu yaratık, hızla hareket eden ve hiçbir şekilde durdurulamayan korkunç bir yaşam formudur. Ekip, bir an önce kaçmanın yolunu bulmak zorundadır. Her köşe, her odada bir tehlike saklanır. Bjorn ve Navarro, hayatta kalmak için zekalarını ve ekipmanlarını kullanarak yaratığın dikkatini dağıtmaya çalışır. Kay ve Tyler, arkadaşlarını kurtarmak için cesaretle mücadele ederken, Rain ve Andy ise kaçış planı oluşturmak için büyük bir risk alır. Hepsi, bu korkunç yaratığın pençesinden kurtulmaya çalışırken birbirine destek olur ve her şeylerini ortaya koyar. Bu uzay macerasında, hayatta kalmak için gereken en önemli şey, ekip ruhu ve cesarettir.